Şimdi Şampiyonluk Zamanı

 Şimdi Şampiyonluk Zamanı

Dün akşam oynanan, tüm futbolseverlerin dört gözle beklediği Şampiyonlar Ligi finali sonunda geldi çattı. Bir tarafı hüzün kaplarken, bir tarafı sevinç kapladı. Agüero'nun Manchester City ile son maçıydı, ayrıca hakem Mateu Lahoz'da son kez düdük çaldı. Sonlar olduğu gibi ilklerde vardı, Kai Havertz'in Şampiyonlar Ligi'nde ki ilk golüydu, Manchester City tarihinde ilk kez finale çıktı vs. vs... Bu dev mücadelenin tek bir kazananı oldu: Chelsea. Thomas Tuchel, Pep Guardiola'ya karşı art arta 3 kez kazandı, bunu başarabilen tek teknik direktör vardı o da Jürgen Klopp'tu. Şimdi gelin maçta ki uygulanan taktiklere, yapılan yanlışlara ve doğrulara kısaca bakalım.
Şampiyon Chelsea ile başlayalım. Chelsea, City hücumdayken 5-3-2/5-2-3 olarak oynadı. Savunmada 3'lü olarak durdular, beklerde kanatlara baskı yapınca oyuna orta alana ittiler. Orta alanda da ' ciğersiz' Kante'nin yorulmaz baskısı sayesinde ve rakibi 2.bölgede karşılama sayesinde City'nin oyununu zorlaştırdılar... Chelsea, hücumda ise orta alandan oyun kuramayınca kanatlara yöneldiler ve golüde öyle buldular. Chelsea'nın golünde Werner'in boş alan yaratması, Kai Havertz'e golde kolaylık sağladı. Chelsea adına en etkili isimlerden biri R.James'ti, etkili olmasının sebebini 2 başlıkta inceleyelim.
1- Savunma: Savunmada yaptığı markajlar sayesinde sol taraftan tehlikeli atak şansı vermedi City'e.
2- Hücum: Hücumda Zinchenko'nun savunma zafiyetlerinden fazlaca faydalandı.
Werner'in gole çevire bileceği bir çok atak geldi ama geri tepti. Mount ise normal oynunun altında bir performans sergiledi, ama golde verdiği pasla ne kadar klas bir oyuncu olduğunu bir kez daha gösterdi.
T.Tuchel faktörünü es geçmeyelim güzel insanlar. Tuchel, Guardiola'ya karşı uyguladığı taktik sayesinde bu maçı kazandı. Tuchel takıma geldiğinde takım 10.sıradaydı ve bir yenilmezlik serisi oluşturdu, 4.sıraya yerleştirdi takımı. Tuchel, Mainz'i dipten alıp Avrupa'ya götürdü. Bu başarıda ki en büyük etken iletişimdi. Tuchel (Mainz'da iken), takıma gelince iletişim eksikliğini fark ediyor ve herkesin bir biriyle merhabalaşma zorunluluğu getiriyor. Sonrasında yemek yedikten sonra masayı beraber topluyorlar, bu gibi yeniliklerle takımı takım yapıyor. B.Dortmumd ile her hocanın verebileceği performansı veriyor. PSG'ye gelince Şampiyonlar Liginde final oynuyor...
Tuchel Hoca'yı da övdüğümüze göre biraz da Kante'yi övelim. Aslında övecek pek bir şey yok, her şey ortada. Maçın adamıda oldu, Reece James'ten sonra en fazla ikili mücadele kazananda oldu. Kante zaten ligde de böyle oynuyor. Lampard döneminde bir düşüş yaşamıştı fakat Tuchel ona tabiri caizse bir serum verdi ve eski performansından çok daha fazlasını veriyor.
Kaybeden City'e geçelim... Guardiola maça Fernandinho yerine Foden'la başlayınca, bağıra bağıra hücum oynayacağını belirtiyordu. Aslında mantıklı bir hamleydi, Zinchenko Foden'nın bölgesine gelip, Foden'ı KDB'nin yanına itiyordu, bu sayede hücumda 3-3-4 uyguladılar. Tabi bu zaman zaman oldu. Bernardo Silva'yı çok seviyorum ve beğeniyorum ama Guardiola'nın oynattığı pozisyon onun pozisyonu değildi. Sağ tarafta oynasaydı Mahrez'den fazla ne yapabilirdi? yapacağı pek bir şey yoktu ki, Mahrez sağ taraftaki markajdan dolayı neredeyse top oynayamadı. City son 15 dk.ya girince dedim Guardiola, 2009'da ki Barcelona-Chelsea finalinde olduğu gibi yine son dakikada atıp maçı uzatmaya götürecek ama olmadı. 
Guardiola taktik olarak değil de psikolojik olarak yanlış yaptı. Şimdi biraz geriye saralım... Geçen sene, Pep kendi seviyesinin çok altında olan Lyon'a karşı kaybetme korkusundan 3 defansif orta sahayla (Rodri-Fernandinho-İlkay[İlkay o zamanlar DOS'tu]) oynadı. Hoca bir çok şey denesede başaramadı, Lyon'a elendi. Sterling'in son dakikalarda kaçırdığı pozisyon hala gözümün önünde. Bu sezonda Kasım Ayı'na kadar pek taktik değiştirmedi ama işler yolunda da gitmedi. Böyle olunca hücumla kazanmak yerine geride ve ileride 11 kişi ile daha kompakt oyun oynayarak kazanmak istedi ve kazandı da. Premier Lig'i kazandı, Ş.L.'de finale kadar geldi. Guardiola, Lyon maçında olduğu gibi bu maçta kaybetme korkusundan, orta sahasında Kante gibi bi adam olan takıma karşı kendi oyununu oynadı oysa ki kontra atak oynasa farklı şeyler olabilirdi. Bu maça defansif orta sahasız başlamak, 5 hücumcu, 1 boxtobox ile oynamak bir hataydı ama Pep'in hatası bu değildi.Psikolojik olarak kaybetmekten korktu. 2 yıldır kazanmak için değil, kaybetmemek için oynuyor. Ve böyle devam edecek gibi de duruyor. Pep'in kişiliği böyle mesela Almanlar hiç öyle değil. Almanlar disiplinli, kaybetmekten korkmayan ve cesur adamlar. Görüyoruz ki son 3 finalide Alman teknik adamlar kazandı. Jürgen Klopp, Hans-Dieter Flick bu senede Thomas Tuchel. Ne deyelim, Guardiola hayranlığından dolayı City'e bir semapatim var ama şampiyon Chelsea olduktan sonra gerçekten bir şey diyemedim aynı Pep Guardiola gibi. Tuchel hak etti gerçekten.
Şuraya Tuchel'in başarılarını da bırakıp yazıyı bitirelim...
30 Nisan 2020: Ligue 1 Şampiyonu
24 Temmuz 2020: Fransa Kupası Şampiyonu
31 Temmuz 2020: Lig Kupası Şampiyonu
17 Nisan 2021: FA Kup Finali
27 Nisan 2021: ŞAMPİYONLAR LİGİ ŞAMPİYONU
Gerçekten bir kez daha ne kadar büyük hoca olduğunu gösterdi... Tebrikler Chelsea

Yorumlar

Popüler Yayınlar