Doğru Kariyer Planlaması

 Doğru Kariyer Planlaması

Kariyer planlaması her oyuncu için çok önemlidir ancak çoğu oyuncu bu planlamayı doğru yaparken çoğu oyuncuda yanlış planlama yapmaktadır. Bu iş için iyi ve başarılı bir menajerle çalışmak en basit örnektir. İş menajerde değil oyuncuda biter. Sonuçta oyuncu istemediği bir takıma gitmemeli lakin oynayamayacağı bir takımada gitmemelidir. Bu konuya Ozan Kabak ve Dembele-Ake ikilisini örnek vereceğim. Ozan'ı uzun uzun anlatırken Dembele ve Ake'yi kısa tutacağım çünkü kötü kariyer planlaması olarak Salih Uçan'ı yazmıştık. O yazıya buradan ulaşabilirsiniz...

                                                                                                                                        OZAN KABAK

Ozan Ankara'da doğdu ancak çocukluğu Tekirdağ-İstanbul arasında geçti. Galatasaray altyapısında ki hocalara önerilmiş sonrasında Galatasaray'a transfer olmuştu. Ama bazı sebeplerden dolayı İstanbul'da kalamıyordu, o vazgeçmeyerek antrenmanlarına gitti. Ozan hayallerinin peşinden giderek düşlerini gerçeğe dönüştürdü.

Ozan, 18 yaşında Galatasaray'da ilk 11 olarak süre aldığı ilk sezonda 4 maç Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etme şansı bulmuş, ligde de şampiyonluk yaşamıştı. Bu birçok futbolcunun hayalidir, ama çok az kişiye nasip olur. Fatih Hoca'ya ne kadar teşekkür etse aşikar. Ancak, Ozan'ı Ozan yapan Galatasaray'daki performansından ziyade ordan sonraki kararları oldu. O, Galatasaray'da kalmak yerine kendi gelişimine en çok katkı yapacak lige, Bundesliga'ya gitti. Hemde kulübüne 11 M € para kazandırdı. Stuttgart'ta iyi bir gelişim gösterse de takım küme düştü. Ancak Ozan, yine muhteşem bir hamle yaptı. O dönem yaşından ve potansiyelinden dolayı onu Bayern isterken, o kesin oynayabileceği bir takım olan Schalke 04'e gitti. Muhtemelen Ozan, o sezon Bayern'e gitse 2 sezon boyunca yedek olacak, bu sezon da yavaş yavaş şans bulmaya başlayacaktı. Ozan, sonuç olarak Schalke'de harika performans sergiledi. Takımının en değerli oyuncusu oldu, ancak takım hakikaten facia performanslar verdi. İlk sezonda küme düşmekten zor kurtulan takım, bu sene itibariyle Bundesliga 2'ye düştü.

Ozan, burda da mantıklı karar verdi. 2021 yılının devre arası transfer döneminde, van Dijk ve Gomez dahil tüm stoperlerini kaybeden Liverpool'a geldi. Bu takım ne kadar büyük bir takım olsa da, Ozan'ın burda oynaması garantiydi, hem de bu sefer kendini küçük bir takım yerine büyük bir takımla, dünyanın en iyileriyle oynayarak kanıtlayacaktı. Pek istediği gibi gitmedi, ancak yine iyi bir performans verdi. Bu sezon çıktığı toplam 23 maçta 88,3'lük pas yüzdesiyle oynadı. Sene sonu Konate transferinin de olacağı yavaş yavaş kesinleşiyor. Medyada ki iddialar ve gerçekler doğrultusunda Ozan'nın Liverpool'da devam etmesi zor. Fakat şimdi de Ozan-Leipzig iddiaları var. Ozan, çoğuna göre düşük segmentte takımlara giderek hata yaptı. Ancak o doğrusunu yaptı ve artık onu isteyen takımlar Stuttgart ve Schalke değil, Leipzig ve Liverpool. Konuşulan bonservisler 10 veya 15 değil, 30-50 milyon. Ozan kendi bir röportajda söylediği gibi her zaman oynayacağı takıma gitti. Çağlar ve Ozan gibi akıllı kariyer planı yapan oyuncular, olduğu seviyenin üstüne zamanla çıkarlar, ancak üst seviyede kalıcı olurlar. Çoğu yıldız oyuncunun yaptığı gibi...

 

                                                                                                                         DEMBELE VE AKE

Dembele, çok genç yaşta keşfedilip Rennes'e, ordan da 7 milyon € bedelle Dortmund'a transfer olmuştu. Ancak Dembele, iyi performanslar verse de bu iki takımla da şampiyonluk kazanamadı. Dembele bu kulüplerdeyken ona karşı beklentiler 2/10, 3/10 seviyesindeydi belki de. O da rahat bir futbol oynayarak bunu başardı. Ancak verdiği iyi performansın hemen ardından dünyanın en büyük kulüplerinden Barcelona'ya, tam 135 m € bedelle ve kulüpte önceki 3-4 yılda efsaneler yaratmış Neymar'ın yerine gelince bir anda işler değişti. Dembele'nin oynaması gereken seviye 9/10'a, ona karşı beklentiler ise bir anda 11/10'a çıktı. O artık bir wonderkids değil takım yıldızıydı ve bazı sorumlulukları vardı. Bunlar skor üretmek ve takımını şampiyon yapıp Neymar'ı aratmamak zorundaydı. Ancak bunu ne Dembele, ne Griezmann, ne de Coutinho başarabildi. Ama Dembele'nin beceriksizliğini de küçümseyecek değiliz. Adam gerçekten ayaksız deyebilceğimiz kadar kötü oynuyor.

Ake ise İngiltere'nin orta-alt sıralarındaki Bournemouth'dan 50 M € bedelle City'e geldi. Ake, Bournemouth'da önceki sezon yaşadığı ağır sakatlık harici hakikaten iyi bir futbol oynadı. Ancak City'e geldiğinde işler değişti. O, Pep'in bitmek bilmeyen defans sorununu çözmeye gelmişti, bırakın başarmayı zor forma şansı buldu.

Böyle oyuncuları alırken ve böyle bekenti yaratırken şunlara dikkat edilmelidir;

1- Oyuncunun winner ruhu, daha önce şampiyonluğu olmayan oyuncudan kesin olarak üst düzey performans beklemek hatadır.

2- Saha içi veya dışında zekası, beklentilerin farkında olması ve rahat olması.

3- Benim için en önemli olanı baskıyla başa çıkma, umursamama yeteneği.

Ake ve Lenglet'in yapamadığını Ruben Dias tak diye yaptı mesela. Çünkü saydığım tüm özellikleri taşıyor. Bu 3 husustan 1 tanesine sahip olmayan oyuncu yine başarılı olabilir ama ötesinde sıkıntı var bence. Kötü kariyer planlaması olarak bir çok Türk oyuncu var ama buna örnek olarak Salih Uçan'ı yazmıştık o yazıya buradan ulaşabilirsiniz.